Everyone Thinks That I Like Him [Novel] 27. Bölüm

Çeviren: Ari

Altıncı seviye sınavı nedeniyle sınav saati öğleden sonra olmasına rağmen 405 yurdundaki tüm insanlar ertesi sabah erkenden uyandı.

Ye Zhou bulaşıkları yıkamayı bitirip yemek almak için aşağı indiğinde üç tekerlekli küçük arabanın yanında duran bir öğrenci gördü. Bir şey söylerken eli ciddi bir ifadeyle üç tekerlekli arabanın gövdesine dokunuyordu.

“Bu da ne?” Ye Zhou sessizce oraya yürüdü. Sözde gizliceydi ama bu kadar büyük bir insan olarak boş alanda kolayca keşfedilebilirdi. Fakat öğrenci belli ki çok odaklanmıştı ve onu hiç fark etmemişti.

Yaklaştıktan sonra Ye Zhou sonunda diğerinin kendi kendine mırıldandığını duydu.

“Sınav tanrısı beni korusun, bu zaten dördüncü seviye sınavına üçüncü girişim. Lütfen bugünün soruları yapabildiğim sorular olsun!!” Bitirdikten sonra ellerini küçük üç tekerlekli arabaya karşı kenetledi ve üç kez hafifçe eğildi.

Ye Zhou dudaklarını büzdü. Bu küçük üç tekerlekli ne zaman bir sınav tanrısı oldu??

“Bu…”

Ye Zhou’nun az önce çıkardığı ses yüzünden sınıf arkadaşı bir tavşan gibi irkilip büyük bir korkuyla sıçradı.

“Üzgünüm, seni korkuttum.” Ye Zhou beceriksizce gülümsedi.

“Ye Zhou!!!” Şoktan sonra öğrenci Ye Zhou’yu bir bakışta tanıdı. “Videodakinden daha iyi görünüyorsun.”

Ye Zhou, bu okul arkadaşını tanımamasına rağmen, onun kendisini tanıyabilmesine şaşırmıştı… Dün geceki gönderiden sonra okulda yarı ünlü olarak kabul edilebilir miydi?

“Teşekkür ederim, burada ne yapıyorsun?”

“Sınav tanrısına tapıyorum.” Çocuk hüzünlü bir iç çekti. “Dürüst olmak gerekirse İngilizce konusunda ümidimi kestim. İki kez sınav olsam bile geçmeme birkaç puan kalmıştı. Bir sürü örnek soru yaptım ama bir türlü gelişemiyorum!! Dün forumda herkesin araba hakkında konuştuğunu gördüm. Shang Jin ve senin ebediyen birinci ve ebediyen ikinci olduğunuzu duydum. Bu doğru mu?”

Ye Zhou isteksizce mırıldandı. “Hm.”

“Öyleyse bu doğru. Ebedi birinci ve ebedi ikinci kulağa tıpkı sınav tanrıları gibi geliyor. İki sınav tanrısı tarafından satın alınan araba iki test tanrısının gücünü toplamış olmalı. Bu sefer geçmem gerektiğini umarak sınav tanrısından beni kutsamasını isteyeceğim.”

Bir krizde böyle şeyler mi deniyor?

Ye Zhou yüzünü düzeltti ve ciddiyetle, “Tongxue* feodal batıl inançlara inanmamalısın…” dedi.

Tongxue saatine baktı ve “Ye Zhou, gitmem gerek. Sınavı gerçekten geçersem aracı temizlemene yardım edeceğim!” dedi.

Bu mesele kısa süre sonra Ye Zhou’nun aklının bir köşesine atıldı. Ancak öğleden sonraki sınavlardan sonra bir gönderi bir kez daha sevgili arabalarını en şiddetli rüzgara ve dalgalara itti.

Sınavını bitirdikten sonra nihayet gergin sinirlerini bir süreliğine gevşetebilmişti. Ye Zhou akşam yemeğini yerken kitaplara bile dokunmadı ve doğrudan okulun BBS’ine girdi.

Shang Ye hakkında tartışılan yazı manşetlere girmişti. Ye Zhou sonradan yapılan yorumlara bakamayacak kadar tembeldi.

Ancak akşam saat dokuzda, internet akışının zirve yaptığı sırada, forumda yeni bir yazı belirdi. Yazının başlığı, kullanıcının ruh halini doğrudan ifade ediyorduー “Sınav tanrısına tapınmak gerçekten faydalı! Bugün yapabileceğim birçok soru vardı! Bu sefer geçebileceğimi hissediyorum!”

Ye Zhou yakındı, “Bu kadar çok batıl inançlı insan olmasını beklemiyordum.”

Wen Renxu geçerken bu cümleyi duydu ve merakla, “Sorun ne?” diye sordu.

Ye Zhou bilgisayar ekranını ona çevirdi ve “Bak.” dedi. Ana gönderiyi açarken söylendi. Sonuç olarak ne kadar çok bakarsa yüzü o kadar seğirdi.

Bunu gönderen kullanıcı Ye Zhou’nun bu sabah yurt kapısında tanıştığı çocuktan başkası değildi.

LZ: Bugün sınava yarım saat kala Finans Fakültesi yurdunun kapısına koştum. Aklıma geldi ve sınav tanrısı aracı olan efsanevi “Shang Ye” için son derece inançlı bir şekilde dua ettim! Eh, Ye Zhou’yla kapıda karşılaştık ve videodan daha yakışıklıydı! O zaman tamamen son bir kurtuluş çabası gösterme zihniyetindeydim. Bunu beklemiyordum!! İbadetimden sonra sınavım hiç olmadığı kadar iyi geçti! Karanlıkta etrafta gezinme hissi yoktu. İlk defa İngilizcenin zor olmadığını hissettim! Ayrıca dün herkesin “Shang Ye Harika Yol bir tanrıdır, barışı korumak için dine katıl.” demekle ne demek istediklerini sonunda anladım! Shang Ye dini! Katıldım!”

“O muydu???” Ama bahsettiği Shang Ye dini ve dün bahsedilen Shang Ye dini kesinlikle aynı şey değildi.

Liu Yutian ne zaman geldiğini bilmeden konuştu. “Gerçek mi yoksa sahte mi? Arabanızın böyle bir işlevi var mı?”

Shang Jin sakince, “Böyle bir işlev var mı bilmiyorum ama yarından itibaren küçük üç tekerlekli aracın etrafı çok hareketli olacak gibi.” dedi.

Sınav haftası yaklaşıyordu. Forumdaki insanlar böyle bir şey olduğunu duyunca hemen potu havaya uçurdular.

1L: Kahretsin!! Altıncı seviye sınavında bu araba ile aynı yere park ettim! O zaman neden dua etmeye gitmedim!!

2L: Shang Ye Harika Yol tanrıdır, güvende olmak için dine katılın. Yarından sonraki gün olacak sınavdan önce dua etmeye gitmeliyim!

3L: Çok mu mucizevi?

4L: Pazartesi sınavınız var mı? Hadi bir grup oluşturalım ve ibadete gidelim!

5L: Sınav tanrılarının arabası… mantıklı, ebedi birinci olmak yeterince zor, ebedi ikinci olmak daha da zor. Ebedi birinci ve ebedi ikinci birlikte bir araba satın aldı, bu çok daha mucizevi! Ben de yarın dua etmeye gideceğim.

Ye Zhou alnını ovuşturdu. Okulda bir feodal batıl inanç dalgası başlatmak istemiyordu.

Ancak bu o istemediği için olmayacak bir şey değildi. Özellikle sınav haftası öğrencileri için; hepsi inanmaya dünden razıydı.

Pazartesi günü final sınavları resmi olarak başladığında Ye Zhou üst kattaki yurttaydı ve perdeleri açtığında birinin küçük üç tekerlekli aracın önünde dua ettiğini gördü.

Bir çok kişinin sınavı bitirmesinin ardından gönderide muhteşem cevaplar geldi.

1123L: Gerçekten faydalı!!! Ekonomi Yasası’nın yarısını ezberlememiştim ve sınavda öğrendiklerim soruldu!!!

1134L: Psikolojik bir etki mi acaba? Ben de bugünün sınavının çok daha rahat geçtiğini düşünüyorum!!

1150L: Batıl inançlara inanmayan ben, herkes sınav tanrısına taparken umursamadığım için gitmedim. Sonuç olarak sınavın yarısından fazlasını yapamadım. Hepsinde körü körüne QAQ* yazıyordu ve başarısız olacağımı hissettim…

Ç/N: ağlama ifadesi

1176L: Kahretsin, korkutmayın beni! Ben de hurafelere kapılmam ve dediğiniz gibi gitmeye niyetim yok!

1200L: Doğru olsun ya da olmasın, yarın ibadete gideceğim!!

Ye Zhou derinden endişeliydi ve kaygılı bir şekilde, “Okul idaresinin gelip üç tekerlekli aracımıza el koymasından korkuyorum. Bu tamamen feodal batıl inanç savunuculuğu.” dedi.

“Temiz bir vicdanın varken neden korkuyorsun?” Shang Jin çenesini eline yasladı ve “Ne, başkalarının seni bir tarikat lideri olarak kabul etmesinden mi endişeleniyorsun?” dedi.

“Biri tarikat lideri olsa bile o kişi sen olurdun!!” dedi Ye Zhou içten içe isteksiz ve uzlaşmaz bir şekilde. Kabul etmek istemese de gerçek şuydu ki gerçekten de diğer kişiden daha aşağıydı.

Shang Jin şaka yollu, “Lider ben olursam, peki ya sen? Liderin eşi mi oluyorsun?”

Ye Zhou elindeki kalemi kırdı.

Ve iki saniyeden kısa bir süre içinde, Ye Zhou’nun elinde sımsıkı tuttuğu kalem Shang Jin’in yönüne doğru uçtu.